{ "title": "Bipolar Duygulanım Bozukluğu", "image": "https://www.bipolarbozukluk.gen.tr/images/bipolar-duygulanim-bozuklugu.jpg", "date": "20.01.2024 09:01:20", "author": "oktay öztürk", "article": [ { "article": "
Bipolar Duygulanım Bozukluğu; Tam iki uçlu olan duygulanım bozukluğu ya da manik depresif bozukluk olarak da adlandırılan bipolar duygulanım bozukluğunun en karakteristik özelliğinden birisi bireyin duygulanım durumlarındaki dalgalanmalardır. Bazı hastalıkların bazı dönemlerinde majör depresyon teşhis kriterlerini karşılar iken bazı dönemlerde ise çok fazla taşkınlık, coşku ve öfke gibi bazı belirtiler ile gidebilen manik veya hipomanik dönemler yaşamaya başlar. Geçirilen ataklar içinde hastalık öncesindeki kadar sağlıklı ve iyi olduğu zamanların da olması bu hastalık çeşidinin karakteristik özellikleri arasında yer alır. Bipolar duygulanım bozukluğu bir veya birden daha çok manik dönemin oluşması ile kendisini göstermektedir. Bu insanların çoğu zaman bir veya birden daha fazla majör depresif dönemi de yaşar. Kişinin hayatı boyunca bu hastalığa yakalanma ihtimali yüzde 0.8 ve 1.2 civarındadır. Bu oran erkekler ve bayanlar arasında eşittir. Birinci derecede biyolojik akrabalarda duygulanım bozukluklarının yaşanması bipolar bir bozukluğun görülme olasılığını dahada çok artırır. Özellikle de genetik yatkınlığı olan insanların daha erken yaşlarda hastalığa yakalandıkları bilinir. Ortalama olarak bu hastalığın başlangıç yaşı yirmi olan bipolar bir bozukluğu genellikle kendini tekrarlamaktadır.

Yani sadece manik dönemi yaşayan kişilerin yüzde doksanı daha sonraki zaman dilimlerinde tekrardan manik atak veya depresif geçirir. Uyku düzenlerindeki farklılık hastalık döneminde iken ilk belirti veya tetikleyici olarak karşımıza çıkar iken oldukça stresli yaşam durumları da başka bir risk etkenini oluşturmaktadır. Senede dört veya dörtten daha çok sayıda atak geçirilmesi durumunda ise hastalığın hızlı ilerlediği anlamına gelir. Hızlı ilerlemenin varlığı ise hastalığın seyri bakımından olumsuz değerlendirilir. Kişinin duygulanımındaki dalgalanmalar ile hastalığa ait olan başka belirtiler ise kişinin genel işlevselliği üstünde bir yıkım gerçekleştirerek yaşam kalitesini bozar. Bipolar bir bozukluğu olan kişilerin boşanma oranları ise genel topluma göre iki, üç kat daha yüksektir. Hipomanik zamanların yüzde altmış ile ytemişi majçr depresif dönemin hemen öncesi veya sonrasında meydana gelmektedir. Uyku ile uyanıklık hali düzeyindeki farklılıklar hastalığı önemli ölçüde etkilemektedir.

Bipolar Duygulanım Bozukluğu Sürdüren ve Tetikleyen Faktörler Nelerdir?
Bipolar Duygulanım Bozukluğu Tedavi Yöntemi

Günümüzde bipolar duygulanım bozukluğu geçiren (Tedavi eden ve tamamen yok eden) bir tedavi seçeneği henüz yoktur. Kişilere uygulanan tedavi yöntemleri geçirilen atakları kontrol altına almaya, iyileştirmeye veya iyi geçen dönemleri uzatmaya yönelik uygulanan tedavi yöntemleridir. Hastaya uygulanan tedavinin ana unsuru her ne kadar psikofarmakolojik yöntemler yani ilaç tedavisi olursa olsun kişi ile kişi yakınlarının hastalığa yönelik sağlıklı bilgileri alabilmeleri için psiko eğitim süreci oldukça önem taşır. Ayrıca hasta kişinin akrabalarının içinden seçilen yardımcı terapistin varlığı atak durumlarının hemen fark edilmesi ile yapılması gereken müdahalelerin geciktirilmeden zamanında yapıla bilmesi bakımından oldukça önemlidir. Diğer bütün psikiyatrik olan hastalık türlerinde de olduğu gibi hasta kişi ile kurulacak iyi bir terapötik ilişkinin oluşturulması ise tedaviye etkinliği ile uyumu oldukça güçlü ve etkili hale getirecektir. Bu süre zarfında hastalık epizodlarının sıklığının önemli ölçüde azalmasını ile kişinin yetisini kaybetmesini engelleyen en önemli koruyucu faktördür. Bu hastalığın net bir tedavisi ever yok ama yine de bu hastalığa yakalanan kişilerin mutlaka doktora gitmeleri ve uygun bir tedavi yöntemi uygulanarak tedavi sürecine başlamaları gerekir. Aksi takdirde hastalık git gide ilerler ve olumsuz birçok durumlar ortaya çıkarır.
" } ] }