Bipolar bozukluk ve evlilik, üzerindeki etkileri yıkıcı olarak tabir edilmektedir. Manik hastaların boşanma sıklığı, depresyonlu olanlara göre yedi kat fazladır. Manik depresif dönemde kişilerin özellikleri;
Kişiler talepkar,
Sürekli yakınan,
Eleştirici
Bu dönemde kişiler çok kırıcıdır. Bütçelerinin çok üzerinde para harcama, yargılama bozukluğuna bağlı iş kayıpları, madde bağımlılığı ve alkol kullanmayla birlikte cinsel hayatta başarısızlık görülebilir. Bu dönem sonrasında kişiler gerçek dünyaya döndüklerinde ise depresyona girdiklerinden aile bireyleri ya da eşleri onların bu parçalanmış ruh hallerini toparlamak zoruna kalabilirler. Bunun sonucunda eşlerde öfke nöbetleri görülebilir. Hayatlarını kötü etkileyen bu durum karşısında eşlerine yardım etmek zorlaşabilir. Üstelik manik hastalar eşlerinin kendileriyle yeteri kadar ilgilenmediklerini düşünerek durumu daha da kötüye götürebilirler. Bu durum eşleri çıldırma noktasına taşıyabilir, öfke ve kırgınlık hissettiklerinden mesafeli olmaktan bu nedenle de suçluluk duyabilirler. Bipolar bozukluk yaşayan kişiyle evliliğin idamesi gittikçe zorlaşabilir. Çünkü karşıdaki bireye karşı davranışları kontrol etmek, bastırılmış ve geri geçilmiş bir duruma girmelerine neden olabilir.
Bipolar Bozukluk ve Evlilik Noktasında Görülen Davranışlar
Manik hasta ile eşi arasında ileri derecede grift bir ilişki durumu yaşanır, bireylerin kişisel kimlikleri ortadan kalkar,
Manik hastanın eşinin kendi yaşamına ait özgürlüğünün olmadığını hisseder,
Manik hasta eşinin kendisinden ayrılacağı düşüncesi öfkeye neden olur,
Hasta tehditkar davranabilir,
Manik hasta eşi tehditler karşısında kendisini sorumlu tutarak ilişkiye kendini çok daha fazla hapseder,
Bu esaret çocukların olması ve maddi yetersizlikle çok daha artar,
İlişki tek yönlü görünse de hastanın eşi kendine bağımlı birinin olmasından haz duyabilir,
Hastanın Eşi Tarafından Edinilmesi Gereken Hedefler
Bipolar bozukluk hastalığı ve belirtileriyle ilgili bilgi edinilmeli, bu noktada hastanın yakınları ve eşi eğitim almalıdır. Hastalıkta yaşanan manik ve depresif hareketlerin istem dışı olmasının bilinmesi aile içerisinde yaşanabilecek gerginlikleri engelleyebilir. Hastanın sorunları ile ilgili mesafenin konulabilmesi bu rahatsızlıkla çok daha iyi baş edilebilmesini sağlar. Bu sorunların kişisel alınmamasına yardımcı olur.
Duygusal karmaşaları engellemek için öncelikle kendilerini öne sürmek, manik kişi için davranışlarında sınır konulması öğrenilmelidir. Manik hastanın tutum ve davranışlarında bilinçli olmadığını bilmek bu davranışların hoş görüye karşılanmasını sağlar.
Kendileri için savunma sistemi geliştirmelidirler. Çelişkili duygular kişiyi oldukça yorar. Öfke, suçluluk, korku, endişe ve çaresizlik gibi duygular karmaşaya neden olurken daha önce bunları yaşamış kişilerden destek alabilirsiniz.
Eşin ataklarıyla baş edilebileceğinin farkına varılmalıdır. Kişi eşinin hastalığını bilmelidir. Bu ona kriz anında nasıl davranması gerektiği hakkında yol gösterir.
Başka yaşam alanları geliştirilmelidir. Eş evlilik haricinde de bir yaşam hakkı olduğunda ısrar etmeli ve bunu yapmalıdır.